Akıllı telefon kullanımı, takip edilmeyi kabullenmekle neredeyse eş anlamlı hale geldi. Ancak genellikle, bir uygulamayı kullanmadan önce takip edilmeye başlanmaz. Ancak, yeni bir araştırmaya göre, en azından Android kullanıcıları için durum böyle değil. Trinity College Dublin'den DJ Leith'in araştırması, Android cihazlarındaki cihaz kimlikleri, izleyiciler ve analiz çerezlerinin karmaşık dünyasını inceledi ve çarpıcı bir sonuç ortaya koydu: Google, kullanıcıları bir uygulamayı bile açmadan önce izliyor.
Gizli İzleme: Uygulama Açılmadan Önce Başlıyor
Leith, Android cihazlarda kurulumdan hemen sonra oluşturulan ve depolanan en az 14 çerez, izleyici ve cihaz tanımlayıcısı tespit etti. Daha da endişe verici olan ise, bu izleyicilerden kalıcı olarak kurtulmanın bir yolunun olmamasıdır. Bu çerezler ve verilerin depolanması için hiçbir onay istenmiyor, amaçları belirtilmiyor ve bu veri depolamasından çıkış seçeneği de sunulmuyor. Bu verilerin çoğu, cihaz fabrika ayarlarına sıfırlandıktan sonra bile depolanıyor ve kullanıcı hiçbir Google uygulamasını açmamış olsa bile mevcut durumda kalıyor. Bu durum, kullanıcı deneyimini iyileştirmekten çok uzak, gizlilik ihlali olarak değerlendirilmelidir. Google'ın bu konuda şeffaflık göstermesi ve kullanıcıların verilerini kontrol etmelerine olanak sağlaması gerekmektedir.
Google Hesabı Oturum Açma Süreci: İzleme Mekanizmasının Temeli
Leith, bu durumun sebebinin Android cihazlardaki oturum açma süreci olduğunu öne sürüyor. Google hesabınızla oturum açtığınızda, Google Play Store'dan Gmail'e kadar cihaza önceden yüklenmiş her Google uygulamasında veya arka planda çalışan araçlarda otomatik olarak oturum açıyorsunuz. Bu otomatik oturum açma işlemi sırasında, birçok izleyici ve çerez cihazınıza yükleniyor. Örneğin, "Google dışı sitelerde oturum açmış bir kullanıcıyı tanımlamak için kullanılan ve kullanıcının reklam kişiselleştirme ayarına buna göre riayet edilmesini sağlayan" DSID çerezi, uygulamalar açılmadan bile cihazda bulunuyor. Bu çerezin kökeni ve işlevi Google tarafından yeterince açıklanmıyor. Google'ın daha fazla şeffaflık göstermesi ve bu süreçleri daha iyi açıklaması şarttır. Ayrıca kullanıcıların bu verilerin toplanmasını kontrol edebilmeleri için seçenekler sunulmalıdır.
Kullanıcıların Çaresizliği: Veri Kontrolü Yok
Rapor, Leith'in tespit ettiği 14 izleyici hakkında detaylı bilgi veriyor. Ancak esas mesaj açık: Kullanıcıların bu izleyicileri durdurmak için birçok ayarı ve izni değiştirmeleri gerekiyor. Kullanıcıların bunların hepsini devre dışı bırakmak veya silmek için yapabilecekleri hiçbir şey yok. Bu durum, Google'ın gizlilik politikaları konusunda eleştirileri haklı çıkarıyor. Geçen ay, Android cihazlarına zorla yüklenen SafetyCore özelliği de benzer bir tepkiye neden olmuştu. Google, kullanıcılarının güvenliğine ve gizliliğine öncelik vermeli, şeffaf ve kullanıcı kontrolüne izin veren sistemler geliştirmelidir. Aksi takdirde, kullanıcılar verilerini korumak için farklı akıllı telefon markalarına yönelmek zorunda kalabilirler.
Google'ın bu uygulamaları, kullanıcı gizliliği açısından ciddi endişeler yaratıyor. Şirketin daha fazla şeffaflık göstermesi ve kullanıcıların verilerini kontrol etmelerini sağlaması şart.